Saçkıran, bilimsel adıyla alopesi areata, bağışıklık sisteminin kendi hücrelerine saldırmasıyla ortaya çıkan bir otoimmün hastalıktır. Bu durum, bağışıklık sisteminin saç köklerini hedef alarak saç dökülmesine neden olur. Hastalık, saçlı deri, sakal, kaş, kirpik ve vücudun diğer kıllı bölgelerinde görülebilir. Genellikle stresli dönemlerin ardından ortaya çıkar ve bulaşıcı bir hastalık değildir. Saçkıran hastalığı, yetişkinlerde daha sık görülmekle birlikte, her yaş grubunda ortaya çıkabilir.

Saçkıran hastalığının belirtileri genellikle aniden ortaya çıkar. Saç dökülmesi yaşanan bölgelerde gri veya beyaz renkte saçlar çıkmaya başlayabilir. Dökülen ve yeniden çıkan saçlar arasında bir döngü oluşur. Bu durum hastanın yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir ve psikolojik olarak zorlayıcı olabilir.

Saçkıran tedavisinde sarımsak, geleneksel bir yöntem olarak kullanılmaktadır. Sarımsak, saç dökülmesi tedavisinde doğrudan uygulanmalıdır. Piyasada bulunan sarımsak yağı, sarımsak özü veya sarımsak şampuanlarının saçkıran tedavisinde etkili olmadığı bilinmektedir.

Sarımsak tedavisi şöyle uygulanmalıdır:

Sarımsak tedavisinin etkili olabilmesi için en az 4 ay devam edilmelidir. Kılın çıkış süresi 3 ile 4 ay arasında değişmektedir. Tedavi süresi boyunca az da olsa bir yanıt alındıysa, uygulamaya devam edilmelidir. Bu yöntem, saçkıran hastalığında olumlu sonuçlar vermektedir.

Saçkıran hastalığının tedavisinde sarımsak dışında başka yöntemler de kullanılabilir. Dermatologlar tarafından önerilen kortikosteroid kremler, immünosupresif ilaçlar ve fototerapi gibi yöntemler de etkili olabilir. Ancak, sarımsak tedavisi gibi doğal yöntemlerin kullanımı, ilaç tedavisine destek olarak düşünülebilir. Ayrıca, stres yönetimi ve sağlıklı yaşam tarzı değişiklikleri de hastalığın seyrini olumlu yönde etkileyebilir.